Taraklı ve Göynük Çevresi
Haydi bu haftasonu Istanbul’dan tarihi bir yolculuğa çıkın. Taraklı ve Göynük tarih sayfalarından fırlamış kadar güzel tarihi zenginliklerle dolu. Her iki ilçe de el değmenden kalmış güzellikleriyle sizi bekliyor.
Taraklı
Taraklı’nın Arnavut Kaldırımlı daracık sokakları, 2-3 katlı cumbalı konakları Osmanlı döneminde nasılsa hala aynı. Konakların bazılarının 3 asırlık olduğu biliniyor. Taraklı Geçmişte İpekyolu rotasında yer aldığı için tarihsel açıdan oldukça zengin bir ilçe. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’ne göre Taraklı halkı şimşir kaşık ve tarak yaparmış bu nedenle ilçe zamanla Taraklı olarak anılmaya başlamış. Taraklı’nın Osmanlı idaresine geçişi 1200’lü yıllara dayanıyor.
Taraklı İstanbul’dan sadece 2,5 saat sürüyor.
Taraklı’da Nereleri Gezebilirsiniz?
Mısır Seferine çıkarken Taraklı’da konaklayaran Yavuz Sultan Selim tarafından Veziri Yunus paşaya yaptırdığı camiidir. Cami 1517’de kurulmuş ve bugün de çok iyi durumda.
Taraklı’da Nerede Konaklanır?
Taraklı sadece tarihi güzellikleri değil doğal güzellikleri ile sizi büyüleyebilir. Taraklı’dan sadece yarım saat uzaklıktaki Karagöl yaylası hem kamp yapmak hem de piknik yapmak için muhteşem.
Göynük ve Çevresi
Taraklı’yı gezdiniz, Karagöl Yaylası’nda dinlendiniz yaymak yok, yola devam. İstikamet Göynük. Göynük yine çok eski bir tarihi geçmişe sahip ve Taraklı gibi hiç bozulmadan korunmuş bir ilçe. Göynük aynı zamanda Fatih Sultan Mehmet’in akıl hocası Akşemsettin’in yaşadığı ilçe.
Akşemsettin ilçede her köşede size akıl vermek için bekliyor. Şehirde gezerken her adımda onun nasiyatları ile karşılaşacaksınız.
Göynük’te yine Taraklı gibi asırlık konakları, cumbalı evleri klasik bir Osmanlı kentinin yansıması… Göynük o kadar iyi korunmuş ki hayret etmemek imkansız. Tarihi dokuya uygun olmayan bir tek bina yok. Yeni binaları, okul dahil hepsi tarihi dokuya uygun olarak beyaz olarak boyanmış, evlerde uygun olsun diye pencere kenarları kahverengi boya ile çerçeve içine alınmış. Otobüs durağı bile betondan ama basitçe bir çatı ile Göynük’ün tarihi konaklarına benzetilmiş. Böyle şeyleri görmeye hasret gözlerim bayram etti.
Her iki ilçede sevmediğim şey hediyelik dükkanları oldu. Tüm dükkanlar kendine özgü ürünleri satmak yerine başka şehirlerin ürünlerini veya daha kötü Çin malı ürünler satıyorlar. İsteseniz alacak orijinal şeyler çok az. Bu konuda yerli halka birilerinin destek olması lazım.
Çubuk Gölü Göynük’ten sadece 15 dk sürüyor. Göl ve çevresinin müthiş bir manzarası var. Göl çevresinde 7 adet Hollanda tipi değirmen var. Peki ne alaka diyeceksiniz? Şöyleymiş: TRT 2005 yılında Aynalar adlı dizi çekimlerinde kullanılmak üzere bu değirmenleri yaptırmış. Şu anda bu değirmenler terk edilmiş durumda ama manzaraya manzara katıyor. İnsan gördüğünde burnunun dibinde böyle bir manzara olduğuna hayret ediyor
Başka Başka?
Günübirlik yapmazsınız belki ama tur hoşunuza gittiyse ve 2 güne uzatma imkanınız varsa Mudanya, Beypazarı ve Safranbolu’yu ekleyebilirsiniz.